MERHABA VE MUHTEŞEM YÜZYIL

29.01.2011 14:07

Değerli okuyucularım, bundan böyle Pazartesi, Çarşamba ve Cuma olmak üzere haftada üç gün sizlerle bu köşede bulaşacağım. Bazen turizm ile ilgili bazen de farklı konuları kaleme alacağım. İlgi alanım turizm olduğu için daha çok turizm ile ilgili yazacağım. Amacım; sizlere elimden geldiğince değişik bilgiler verebilmek.

Gazetelerin köşe yazılarına şöyle bir baktığımızda genelde siyaset, politika… Hep bilindik şeyler. Kiminiz belki de “turizmden bana ne” diyeceksiniz. Bana ne olur mu hiç? Hepimiz istesek de istemesek de, farkında olsak da olmasak da bu turizm denen şeyi gerçekleştiriyoruz. Bir yerlere gezmeye gidiyoruz, turizm yapmış oluyoruz. Bundan dolayı da turizm ile ilgili biraz bilgilenmenin fena olmayacağını ve yazdığım şeyleri okudukça da zevk alacağınızı düşünüyorum.

Bugün ise turizm alanından değil Kanuni Sultan Süleyman’ın hayatının anlatıldığı “Muhteşem Yüzyıl” dizisinden bahsedeceğim. Muhteşem Yüzyıl dizisini hepimiz biliyoruz değil mi? Bu dizi yayınlandığı günden bu yana hep eleştirildi ve kapatılması gündeme geldi. Bu aralar duruldu gibi ortalık. Neden eleştirildiğini de halen daha anlamış değilim. Neymiş Kanuni içki düşkünü, kadın düşkünü gösteriliyormuş. Ben bir Türk vatandaşı, bir Türk olarak rahatsızlık duymadım. Hatta bu kadar eleştirilmesi, bazı kesimler tarafından karşı çıkılması aklıma şu soruyu getirdi: “Acaba anlatılanların gerçeklik payı mı var?”. Zira biliyorsunuz yakın geçmişte tarih kitaplarındaki müfredat değişti. Bize bugüne kadar öğretilen tarih eksik bir tarihti. Tabi tarih kitaplarında içkili, kadınlı konulardan bahsedilecek değil.

Hatırlayın… Bugün bazı muhafazakâr kesim tarafından Atatürk’ün bile içki düşkünü olup olmadığı tartışılmaktadır ve bu kişiler tarafından Atatürk pek sevilmemektedir.

Farz edelim bu insanların böyle yansıtılması doğru. Benim şahsi kanaatim bunun bizi ilgilendirmediği yönündedir. Biz onların ne annesiyiz ne de babası. Bizi bu insanların ülkesi için yaptıkları ilgilendirir.

Atatürk içki düşkünüydü de bu düşkünlüğünden dolayı bağımsız ve özgür bir T.C yaratmak yerine ülkeyi iş birliği yaparak başkalarına mı satmıştır? Başkalarının himayesi, sömürgesi altına mı sokmuştur? Yoksa tam tersini mi yapmıştır? 

Kanuni içki ve kadın düşkünüydü de dünyayı titretemedi mi? Aksine titretti. Osmanlı en parlak, en güçlü dönemini Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaşamıştır. Karşı çıkan kesim Osmanlı torunu olduğu için Kanuni’nin içki ve kadın düşkünü olarak yansıtılmasından dolayı rahatsızlık duyuyor olabilir. Rahatsızlık duymayan kesim o zaman Osmanlı torunu olmuyor mu?

Kanuni hakkında yansıtılanların kesin doğru olduğunu savunmuyorum. Sakın yanlış anlaşılmasın. Sadece öyle olduğunu varsayalım diyorum. Hiç düşündük mü o koskoca bir padişah, belki onun döneminde padişahların bu denli cariyeleri olması normal bir şey. Günümüz koşullarına göre değerlendirmemek gerekir. Günümüz şartlarında bu tür şeyler hoş karşılanmamaktadır. Lakin o dönemlerde padişahın böyle şeyler yapması hoş karşılanıyor olabilir. Sonuçta o koskoca bir padişah değil mi?

Yani diyeceğim şudur ki bu büyük insanlar gerçektende içki ve kadın düşkünü olsalar dahi bizim bundan rahatsızlık duymamamız gerekmektedir. Zira bu onların özel hayatıdır ve kimsenin özel hayatı bizi ilgilendirmez.

Biz diziden keyif almaya bakalım. Hem bakın, artık sefere de çıkmaya başladı Sultan Süleyman. Dizi daha keyifli olacak.