MANEVİ YOZLAŞMA

Bir zamanlar diziler ve filmlerdeki öpüşme sahnelerinde televizyonun kanalını değiştiren bir toplumken, sevişme sahnelerini ailece izleyen bir toplum olduk.

Bunun adı "manevi yozlaşma"dır. Başka bir adı da "ahlak yoksunluğu"dur.

Maalesef birçoğumuz ahlaktan yoksun vaziyetteyiz. Manevi değerlerimizi kaybediyoruz. Batılılaşma ve modernleşme adı altında asimile oluyoruz. Yetişen yeni nesil için manevi değerler önemini kaybediyor.

Ne büyüğe saygı var artık toplumumuzda, ne de küçüğe sevgi...

Kadınlara şiddetten tutun kadın cinayetlerine kadar, tacizden tutun çocuk tecavüzlerine kadar her suç, her ahlaksızlık toplumda işlenir oldu.

Biz cahil bir toplumuz aslında. Tıpkı İlber Ortaylı'nın dediği gibi çok eğitimli cahil bir milletiz.

Okuyoruz; fakat okuduklarımızı hayatımızın her evresine uygulamıyoruz. Oysa asimile olduğumuzun/olmaya devam ettiğimizin farkına varmalıyız. Manevi değerlerimize sahip çıkmalı, edep ve ahlaktan uzaklaşmamalıyız.

"Gezdim Halep ile Şam'ı eyledim ilmi talep, meğer ilim bir hiç imiş ille edep ille edep" demiş Yunus Emre.

Bizi bu zamana kadar ayakta tutan manevi değerlerdi. Manevi değerlerini kaybeden bir toplumda vatan sevgisi de, millet sevgisi de azalır ve git gide yok olur. Bir toplum ancak bu şekilde manevi yozlaşma ile kültüründen uzaklaştırılarak yok edilir.

Hayri Temür